TÜRKİYE

Cumhurbaşkanı Erdoğan bayram namazı sonrası duyurdu! 'Bazı şartlarımız var'

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, KKTC'de kıldığı bayram namazının ardından yaptığı açıklamada. “Amerika çekilme kararını verdi ama Kabil Havaalanını bizim tarafımızdan, zaten 20 yıldır işletiliyor, bundan sonra da işletilmesini istediler. Biz buna olumlu bakıyoruz. Ama Amerika'ya bizim bazı şartlarımız var” dedi.
Kurban Bayramı namazını KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ile birlikte Hala Sultan Cami'nde kılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, namaz sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

“Kabil Havaalanının işletilmesine olumlu bakıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim bugün burada bulunuşumuzun ayrı bir sebebi var. Kuzey Kıbrıs'ın kurtuluş mücadelesinin 47. yıl dönümünü kutluyoruz ve iki bayramı bir arada kutlama fırsatını buluyoruz” diye konuştu.
Afganistan Havaalanının işletilmesine ilişken açıklama yapan Erdoğan, “Sorunsuz bir dönem, sorunsuz bir zaman insanlığın yaşamı boyunca olmamıştır ve olmayacaktır. Bu sorunlar karşısında çözümlerimiz ne olacak, nasıl çözümler üreteceğiz?

Dikkat edilirse egemen güçler, emperyalist güçler Afganistan'da ilk defa böyle bir sorun üretmiyor. Bundan önce de yine Afganistan'da nice sorunlar yaşadık ve Afgan halkı iradesiyle bu emperyal güçlere karşı mücadelesini verdi ve bu mücadeleden de zaferle çıktı. Daha sonra bu emperyal güçler Afganistan'a girdiler, 20 yılı aşkın zamandır oradalar. Biz de bütün emperyal güçler karşısında Afgan kardeşlerimizin yanında yer aldık. Onlarla beraber öncelikli olarak Kabil Havaalanının korunmasını, bunun yanında insani noktada Afgan halkına verme mücadelemizi sürdürdük.

Şimdi yeni bir dönem var. Üç ana otorite burada görünüyor; NATO, Amerika ve bunun yanında Türkiye. Amerika çekilme kararını verdi ama Kabil Havaalanının bizim tarafımızdan zaten 20 yıldır işletiliyor, bundan sonra da işletilmesini istediler. Biz buna olumlu bakıyoruz. Ama Amerika'ya bizim bazı şartlarımız var. Bir, diplomasi noktasında Amerika bizim yanımızda yer alacak, iki lojistik noktasında imkanlarını bizim için seferber edecek, hangi gücü varsa lojistik anlamda bunları Türkiye'ye devredecek. Mali noktada, idari noktada sıkıntılar olacak, bu noktada gerekli desteği Türkiye'ye verecek.

Bunlar sağlanabilirse biz Türkiye olarak Kabil Havaalanının işletimini ele almayı düşünüyoruz. Taliban'ın bazı rahatsızlıkları söz konusu, Taliban'la da bu süreci görüşmek suretiyle, nasıl ki Amerika ile görüşmeleri Taliban yaptıysa, herhalde bu görüşmeleri Türkiye ile çok rahat yapması lazım. Çünkü Türkiye'nin onun inancı ile alakalı ters bir yanı yok.

Ters bir yanı olmadığı için onlarla bu konuları daha iyi görüşebileceğimize, anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum. Doha'dan oraya akan bir süreç var, bu süreci iyi düşüneceğimizi düşünüyorum. Başka alternatifler var, bu alternatifler üzerinde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz” ifadelerini kullandı.

“Bir millet üç devlet, iş oraya doğru gidiyor diye düşünüyorum”

Azerbaycan'ın Kuzey Kıbrıs'ı tanıyabileceği noktasındaki beklentilere ilişkin soruya cevap veren KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Azerbaycan bizim kardeş ülkemiz. Onlardan da sıcak ilgi ve alaka gördük. Onların kalbinde ve gönlünde KKTC ile ilişkileri geliştirmek var. Önemli bir heyetin, KKTC'nin önemli bir gününde bizlerle beraber olmaları dünyaya verilen bir mesajdır. Zaman içinde ilişkilerimiz daha da gelişecektir. Aramızda önemli ve köklü bağlar vardır. Benim gönlümde, kendilerine de söyledim, biz aynı milletin soyundan gelmekteyiz. Bir millet üç devlet, iş oraya doğru gidiyor diye düşünüyorum” açıklamasında bulunurken, Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “Bu konuda tereddüt edecek bir şey yok. Bunları İlham Aliyev kardeşimle sürekli görüşüyoruz. İnşallah bu gidiş gelişler sürekli hale gelecek ve üst düzeyde devam edecektir” dedi.
Erdoğan, Oğuzhan Asiltürk'ün heyette bulunmasına ilişkin soruya şu ifadelerle cevap verdi:

“Oğuzhan Bey, Kıbrıs Barış Harekatı'nın yapıldığı dönemde Erbakan Hoca'mızın en yakın çalışma arkadaşıydı. Kıbrıs Barış Harekatı'nda üst düzey görev almış olan siyasilerdendi. Bu ziyareti yaparken Oğuzhan Asiltürk Bey'i kafilemize katalım dedik. Hocamızın mahdumunu da buraya davet edelim dedik. O dönemin siyasi hareketi olarak, koalisyonun içinde Erbakan Hoca'mızla beraber bulunan kadrodan Temel Bey'i de davet ettik. Bu davetleri yaparken birlikteliği beraberliği sağlayarak burada olalım istedik. Demokratik Sol Parti'nin şuandaki Genel Başkanını da aramıza aldık. Merhum Ecevit'in o da şu anki makamında bulunduğu için o da bizimle beraber. Derdimiz bu birlikteliği sağlamak, bu birlikteliği çok daha güçlü hale getirmek. Bundan sonraki süreçte biliyorsunuz Kuzey-Güney demek istemiyoruz, artık Kıbrıs Türk'ü diyoruz, olaya böyle bakıyoruz” ifadelerini kullandı.