8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde ‘İlham Veren Güçlü Kadınlar" etkinliği düzenlendi. Panelde, kadın istihdamına yönelik araştırmalar ele alındı.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlik Alev Ofluoğlu Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulamaları ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Pelin Yantur’un üstlendiği panelde Doç. Dr. Asuman Bolkan ve Yüksek İç Mimar Selin Yantur konuşmacı olarak yer aldı.
"Kadın egemen bir dünyanın kurulmasını umut ediyorum"
İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, yaptığı açılış konuşmasında şu sözlere yer verdi:
"Kuşkusuz bu, yüzyılı aşkın bir süre önce başlayan bir hak mücadelesi. Alın terinin, emeğin, çalışma koşullarının, kadının çalışma hayatında tırnaklarıyla mücadelesiyle, ‘bize de yer açın diyerek’ başlayan bir mücadele. Dolayısıyla doğrudan bir hak mücadelesidir alın teridir, emek mücadelesidir. O yüzden aslında emekçi kadınlar günüdür. Dünyanın neresinde olursanız olun kimisi biraz örtülü kimisi çok açıktan bir erkek egemen toplumun içindeyiz aslında. Bunu reddedecek varsa tartışırız ama sonuç itibariyle bu neye yol açmıştır? Gelin hep beraber bütün her şeyin kötülüğünü en azından bugün erkek egemen sisteme yıkalım. Yeryüzünde gerçek anlamda bir barışı, hakkın hukukun adaletin egemenliğini sağlayamadıysak, hala insanın insana kulluğunu, sömürüsünü, alın terini çalmayı, zalimin zulmünü dayatan bir sistem varsa, bu kara listeyi yine egemen olanlara yazıyoruz. Dolayısıyla bu egemenliğin tamamen ortadan kalkacağı güne olan umutla, kadınların başımızın tacı, bize önderlik yapacağına inanacağımız, kadın egemen bir dünyanın kurulması umuduyla hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum" dedi.
"Türkiye’de kadınların iş gücüne katılımı yüzde 36"
Dr. Pelin Yantur, etkinliğin önemine değinerek, "İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama Araştırma Merkezi olarak her yıl 8 Mart’ta, farkındalığı artırmak adına yıl boyunca yapmış olduğumuz çalışmaların çıktılarını paylaşıyoruz. Gerek akademik idari personelimizle gerekse gelen değerli konuklarımızla öğrencilerimizin buluşmasını sağlıyoruz. Kadının istihdam alanında, topluma katılımı alanında zorlaştıran etkenleri aşmaya yönelik birçok çalışmalarımızı bugün farkındalığı çözümlemek adına paylaşıyoruz" dedi.
Türkiye’de kadınların iş gücüne katılımının düşük olduğunu belirten Yantur, "Ortadoğu ülkeleri perspektifinde Türkiye’de 2000’li yıllarla birlikte kadının iş hayatına katılımını zorlaştıran etkenlerin çözümlenmesi açısından çok ciddi bir yasal çerçeve gerçekleştirildi, yasal düzenlemeler yapıldı, gerekli adımlar atıldı. Ama son yıllarda yapılan düzenlemelere rağmen kadınların iş gücüne katılımında artış konusu daha sınırlı oldu. Yani bugün OECD ülkeleriyle kıyasladığımız zaman kadının iş gücüne katılımı yüzde 44 seviyelerinde gerçekleşiyor. Dünya ortalaması yüzde 40 seviyesinde gerçekleşiyor. Türkiye’de bugün kadının iş gücüne katılımı yüzde 36 seviyesinde. Son 10 yıldaki artışa baktığımızda 1 puanlı bir artış var" dedi.
"Kadın ve erkeğe eşit ücret verilmiyor"
Türkiye’de kadınların iş gücüne katılımının düşük olmasının nedenlerine de değinen Dr. Yantur, "Kadınlar, maddi tatminsizlik, çalışma saatlerinin katılığı, ev ve iş sorumluluklarının birlikte yürütülememesi, yükselme mevkisi olan işlerde değil daha düşük mevkili işlerde işe başlatılması, bununla birlikte kadın ve erkek iş gücü arasında ücret farklılığı, eşit işe farklı ücretlendirme gibi birçok ayrımcılıkla karşılaşabiliyor. Bu alanda atılan adımlar, esnek çalışma saatleri son dönemlerde üzerinde epey bir çalışılan konu haline geldi. Farkındalığı artırmak için politika yapıcılara rehber niteliğindeki çalışmalarımızı sunuyoruz. Umarım dikkate alınır ve bu yöndeki çalışmaların devamı gelir" ifadelerini kullandı.