Almanya’da yaşayan Murzoğlu ailesi fazla kiloları nedeniyle tedavi yöntemi araştırmaya başladı. 2 çocuk sahibi olan ebeveynler, genetik olan hastalık nedeniyle 20 yaşındaki kızları Sühra Murzoğlu’na mide küçültme operasyonu yaptırmaya karar verdi. Ameliyat için Köln’de araştırmalar yapan aile internet üzerinden Op. Dr. Ömer Avlanmış ile iletişime geçerek tetkikleri iletti. Dr. Avlanmış ile yapılan görüşmelerin ardından aile kızlarının Türkiye’de ameliyat olmasına karar verdi. Bu arada Eylem ve Seyfuddin Murzoğlu çifti kendileri de obez olduğu için kızlarıyla birlikte ameliyat olmaya karar verdi. Aile Türkiye’nin yolunu tutarken Op. Dr. Ömer Avlanmış ve ekibi de hazırlıklara başladı. Türkiye’de yapılan incelemelerin ardından üçünün de ameliyat için uygun olduğu belirlenirken anne Eylem, baba Seyfuddin ve kızları Sühra Murzoğlu sırayla ameliyata alındı. Başarılı geçen operasyonlara ilişkin konuşan Op. Dr. Ömer Avlanmış, Türkiye’nin obezitede Avrupa’da birinci olduğunu hatırlatarak hareket ve sağlıklı beslenmenin önemine dikkat çekti.
“Aynı aileden 3 kişiyi ameliyat ettik”
Anne, baba ve kızlarının ameliyatını gerçekleştiren Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ömer Avlanmış, durumlarına yönelik bilgi vererek, “Bu üç kişi özel bir durumu var. Anne, baba ve kızları ameliyat oldu. Kendileri Almanya Köln’de yaşıyor. Yaklaşık 1,5-2 aydır görüşmekteydik. Bize tıbbi durumlarını ilettiler. Obezite hastalığının olduğunu kanıtladık ve obeziteye bağlı birçok sorunlarının olduğunu gördük. Kendilerini İstanbul’a davet ettik. Aynı aileden 3 kişiyi ameliyat ettik, kızları ilk sırayı aldı, sonra annesi, babayı da en son olarak aldık. Herhangi bir komplikasyon bir uygunsuzluk yaşamadık. Obezite cerrahisiyle iş bitmedi aslında yeni başlıyor, büyük bir serüvene ve hayat değişikliğine ilk adımı cerrahide attık. Daha konforlu daha uzun bir hayat inşallah onları bekliyor olacak. Morbit obezite sınırındaydı hepsi ve obeziteye bağlı birtakım hastalıkları başlamıştı. Biz cerrahi yönteme karar verdik. Mide balonu bu hastalarımız için uygun değildi. Tüp mide, mide küçültme ameliyatı uyguladık. Bu ameliyatla onları obezite ve obeziteye bağlı kronik hastalıklardan kurtaracağız” diye konuştu.
“Obezim ama sağlıklıyım böyle bir şey yok”
Türkiye’nin obeziteye karşı karnesinin iyi olmadığını, hareketsizlik ve olumsuz beslenme alışkanlıklarına son verilmesi gerektiğine dikkat çeken Op. Dr. Avlanmış, “Ülkemiz Avrupa’da şu anda obezitede birinci sıraya yükselmiş durumda bunun sadece ameliyatla değil, yaşam tarzı değişikliği, egzersizler diyetisyen kontrolleri ve doğru beslenmeyle, hareket etmeyle önlemini almak gerekiyor. Ülkece bir sonraki nesillere obez genleri aktarmamak için, bu sorunun altından kalkmak için her şeyi yapmalıyız. Gıdalar küçüldü ama kalori olarak büyüdü, her şey paketlerin içine girdi. İnşallah bunu düzelteceğiz. Morbit obezite ve obeziteye bağlı şeker hastalığı hipertansiyon, uyku apnesi gibi hastalıklar bizi yakalamadan bu sorundan kurtulmak gerekir diye düşünüyorum. Ben obezim ama sağlıklıyım böyle bir şey yok” diye konuştu.
“İstediğim şeyi alıp giyinemiyordum”
Ameliyat sürecini anlatan 42 yaşındaki Eylem Murzoğlu, “Aslında buraya sadece bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine geldik. Eşimde de çocuğumda da kilo vardı diyet denedik ama yapamadık. Hep birlikte bu yönteme karar verdik. En yüksek 100 kilodaydım, eklem ağrılarım vardı. Uyku düzenim yoktu, psikolojik olarak sorunum vardı. Bir dükkana gittiğinde istediğim şeyi alıp giyinemiyordum. Herkesten çekiniyordum, ilk başta tedirgindik nasıl olacak diye herkes bize sordu, ’size kim bakacak’ diye üçünüz birden ameliyat oluyorsunuz. Artık herkes birbirine bakacak başka bir yöntemimiz yok. Kızım için daha yaşı genç, yapmak istediği şeylerin bir sınırı oluyor, yapamıyor. Çok şey denedi, yapamadı ama bundan sonra onun için de yeni bir yaşam, yeni bir hayat diyelim” dedi.
“125-126 kiloya ulaşmıştım, topluca olsun bitsin dedik”
Öncelikle ameliyatı kızları için düşündüklerini sonradan eşi ve kendisinin de ameliyat olmaya karar verdiğini söyleyen Almanya’da oto tamirciliği yapan 47 yaşındaki Seyfuddin Murzoğlu, “Kızıma ilettim, ilk seferde pek yanaşmamıştı sonra baktı olacak gibi değil ‘tamam baba olalım’ dedi. Tek kızım için düşünüyorduk. Sonra dedik ki, bu çocuğun yanında mecbur bizim de gitmemiz lazım, bizim halimiz de belli, çok kilomuz var. Problemlerimiz de artacak, yaş da ilerleyecek. Hazır gitmişken biz de olalım dedik. 125-126 kiloya ulaşmıştım bir zamanlar. Aslında ben şimdi söylesem belki inanmayacaksınız, ben zaten az yemek yiyordum. Kilo bir sefer oturdu mu onu vermek çok zor. Dedik ki gelmişken topluca olalım, olsun bitsin, bir daha gelmeyelim. Başta nasıl olacak bilmiyordum ama geldiğime çok memnun oldum. Orada pek gelişmemiş bu olay. Türkiye’de daha fazla geliştiği için burada tecrübe daha fazla olduğu için bizde buraya karar verdik” şeklinde konuştu.
“Yalnız değilim, birlikte zayıflayacağız”
Anne ve babasının da ameliyat olmasının korkusunu yenmesini sağladığını anlatan 20 yaşındaki Sühra Murzoğlu, “Buraya gelmeden önce baya bir heyecanlıydım, heyecanlıydık ama birkaç ay önce de benim bir arkadaşım olmuştu. Bana ‘eğer sen de kendine güveniyorsan yap’ demişti, ben pek kendime güvenememiştim. Karar verdik, başka yolu yok dedik. Ben yalnız değilim onlarla birlikte zayıflayacağız. Ameliyatı burada olmak istedik, buranın daha çok tecrübesi var. İlk başta ben olacaktım ben de yapayım mı yapmayayım mı diye düşünüyordum. Annemle babam da olmaya karar verince bana daha büyük bir güvence geldi, yapabilirim dedim. En yüksek kilom 100 kiloydu galiba en zor olan şey merdiven çıkarken nefes nefese kalıyordum. İnsanlar obezite yaşıyorsa onlara tavsiye ederim ki tedaviye erken başlasınlar çünkü biz geç yaptık bu noktadayız” ifadelerini kullandı.