Mehmet Yıldız’dan EURO 2024 Açıklaması: “UEFA kâr ediyor, vatandaş tüm masraflarını ödüyor“

AVRUPA ŞAMPİYONASI TİCARİ ETKİNLİK HALİNE GELDİ

Avrupa Şampiyonası ya da büyük bir spor etkinliğinin bir arada yaşamanın, dayanışmanın ve milletlerarası anlayışın göstergesi olması gerektiğine vurgu yapan Yıldız şöyle konuştu: “Avrupa seçimlerinden sonraki mevcut durumda ve 3. Dünya Savaşı tehlikesinin artması göz önüne alındığında bir spor etkinliği her zamankinden daha önemli olurdu. Ancak şu anda tüm büyük spor etkinlikleri bundan çok uzak. En büyük sorun FIFA, IOC ve UEFA'nın olayı ticarete dönüştürmüş olmalarıdır. Bu nedenle Dünya Kupası, Avrupa Şampiyonası ve Olimpiyat Oyunları ticari büyük etkinlikler haline gelmiştir. Yapılan sözleşmeler ile milyarlarca euro kar ediliyor ama bunun yükünü vergi mükellefleri yıllarca ödemek zorunda kalıyorlar. Bir başka boyut ise oyunlar artık rüşvet yöntemleriyle veriliyor. Bu çerçevede ev sahibi ülkeler ve şehirler, belirlenen çerçevede büyük stadyumlar ve altyapı inşa etmeye veya büyük yatırımlarla yenilenmeye zorlanıyor. Büyük güvenlik konseptlerini uygulamak zorunda kalıyorlar. Reklam ve sponsorlara, birkaç büyük şirkete, FIFA, IOC ve UEFA'ya kâr garantisi sağlamak gibi özel haklar ve vergi muafiyetleri tanıyorlar.”

UEFA’NIN KÂRI 1,7 MİLYAR EURO

Şu anda devam eden Avrupa Şampiyonası'nın maliyetlerinin de vergi mükellefleri tarafından karşılandığını eleştiren Yıldız, “Güncel verilere göre, Hamburglular Avrupa Şampiyonası için yaklaşık 30 milyon, federal hükümet ve eyaletler ise toplamda yaklaşık 650 milyon Euro harcayacak. Ayrıca Federal Hükümet vergi indirimleri ve vergi muafiyetleri vaat etti. Bu nedenle UEFA'nın kârı 1,7 milyar Euro'dan fazla olacak. Artık zihniyet değişmelidir. Spor ve özellikle uluslararası turnuvalar milletlerarası anlayışa hizmet etmeli, kâra, ticarileşmeye, yerinden etmeye, milliyetçiliğe ve rekabetçiliğe değil. Rekabet eğlenceli ve heyecan verici olabilir. Ancak spor müsabakalarının merkezinde her zaman dostluk, milletlerarası dayanışma ve halkların barış içinde bir arada yaşaması olmalıdır.” dedi.