8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde önceki gün başlayan davanın ikinci duruşmasının üçüncü gününde tutuklu sanıklar, Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nden cezaevi nakil araçlarıyla geniş güvenlik önlemi alınarak Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi.
Adliye önüne de güvenlik önlemleri kapsamında polis bariyerleri yerleştirildi. Duruşmaya katılanlar, adliye önü ve içerisinde iki ayrı noktada yapılan aramadan sonra duruşma salonuna alındı.
Baba Arif Güran "müşteki", Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Diyarbakır Barosu avukatları da "müşteki kurum" sıfatıyla duruşma salonunda yerini aldı.
Duruşmada, tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile Narin'in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi'ne sakladığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar ve avukatları hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık ağabey Enes Güran'ın avukatı Mustafa Demir, daraltılmış baz raporuna değinerek, "Keşke Rojin Kabaiş ve Gülistan Doku dosyasında da bu daraltılmış baz yapılsa ama bu raporu kabul etmiyoruz. Bu rapor denetlenebilir değil. Nevzat Bahtiyar, o gün Narin'i kendi ahırına götürdü. Narin'in cansız bedeni bulunan çuval ile ahırda bulunan çuvallardaki seri numaraları ardışık. Kendisi de ifadesinde söyledi ama daraltılmış baz raporunda Nevzat'ın ahırına gitmediği belirtiliyor." diye konuştu.
Daha sonra Demir'in talebi üzerine duruşmada sanık Nevzat Bahtiyar'ın kollukta ifade verirken kaydedilen görüntüsü izlendi.
Avukat Demir, şunları söyledi:
"Nevzat, kusursuz şekilde cinayeti işlemiştir. Salim ile 15.08'de çıkıp konuştuysan Narin'i görmeme şansın yok çünkü Narin oradan geçiyor. Ya o anlık olmuştur ya da daha önce planlamış olabilir. Bahtiyar, sürekli yalan beyanlar verdi. Bu dosyanın karmaşık hale gelmesinin sebebi o. Hiçbir şey açıklamıyor."
"Dosyayı aldığımızda biz de Salim'den şüpheleniyorduk"
"Dosyayı aldığımızda biz de Salim'den şüpheleniyorduk. Ben Arif Güran'a soracağımı söyledim. Arif Güran, 'Salim'e güveniyoruz ve ailesine sadık olduğunu düşünüyoruz.' dedi. Ama adam kimlerle ne yaşamış bilmiyoruz. Bu dosyada insanların özel hayatına girdik. Yüksel Güran'ın annelik duygusu bile sorgulandı." diyen Demir, Enes Güran'ın cezaevinde yakınlarıyla görüşürken kaydedilen görüntülere değinmek istedi.
Mahkeme heyeti başkanı da bunun kişilerin özel hayatına ilişkin bir husus olduğunu belirterek, Anayasaya Mahkemesinin düşünce özgürlüğünün kısıtlanmasına yönelik ihlal kararı verdiği için bu konuda herhangi bir değerlendirme yapmayacaklarını ifade etti.
"Kimse doğru bildiğini açıklayamıyor"
Demir, savunmasını şöyle tamamladı:
"Enes'in vücudundaki tüm izlere bakıldı. Burada müşterek fail çıkmaz. R.A. tutuklandı. Bu çocuğun Güran ailesiyle bağlantısı yok, sadece işçi. İlk gün buraya geldiğinde gözlerindeki endişeyi gördük. Korkunç baskı var. Kimse doğru bildiğini açıklayamıyor çünkü bir hikaye ortaya atıldı. İddia ediyorum, başka deliller de var. Öyle güçlü deliller olmalıydı ki biz de 'Evet ciddi delil var.' derdik. Tüm dosya değerlendirildiğinde müvekkilime isnat edilen suçla ilgili bir delil yoktur, beraatini talep ediyorum."
Daha sonra söz alan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını temsilen duruşmaya katılan avukatlar da sadece Narin'i değil, tüm çocukları düşündüklerini belirterek, "İleride bu çocuklar, bu ailelerde büyüyecek. Narin kızımızın faillerinin ortaya çıkmasını istiyoruz ama bununla beraber tüm çocukların haklarını korumayı istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti başkanı da bu konuda her kurumun üzerine düşen hassasiyeti gösterdiğini belirtti.
Duruşmada daha sonra tutuklu sanık anne Yüksel Güran'ın savunmasına geçildi.
Yüksel Güran savunma yaptı
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık anne Yüksel Güran, duruşmada ilk gün bir kadının kendisine başsağlığı dilediğini belirterek, "Sanki dünyalar benim oldu çünkü kimse bana, 'Başın sağ olsun.' demedi. Anayım ve evladımı kaybettim. Ben ve oğlum, şu an katil olarak gösteriliyoruz." dedi.
Eşiyle evlendiklerinde birbirlerine yalan söylemeyecekleri yönünde söz verdiklerini anlatan Güran, evlerinde hiçbir zaman şiddet olmadığını savundu.
Kızı Tülin'i de 17 yıl önce kaybettiğini anımsatan Güran, "Narin kaybolduğunda Tülin'in ölümüyle de beni suçladılar, Tülin eğer hastanede ölmeseydi, kızımın mezarına kadar açarlardı, beni suçlarlardı. 'Sen öldürdün kızını, merdivenden attın, ne biçim annesin?' dediler. Kızım özürlüydü, konuşamıyordu. Dünyaya geldiği zaman 'En fazla 6-7 sene yaşar, iç organları büyür, sonra vefat eder.' dediler. Bu dosya için beni suçlu gösterdiler. Bana parmak salladılar." ifadelerini kullandı.
Yüksel Güran, savunmasını yaptığı sırada Enes Güran hava alması için Salim Güran ise talebi üzerine salondan çıkarıldı.
"Kur'an kursuna gönderdim, Narin bir daha eve gelmedi"
Savunmasına devam eden Güran, "Bırakmadılar kızıma gelinlik giydireyim, kefen giydirdiler. Kefenini, mezarını bile görmedim." dedi.
Güran, şu beyanlarda bulundu:
"Narin, en son Kur'an kursuna gitti. Size yemin ederim onu görmedim, Narin eve gelmedi. Yorgundum, yatıyordum. Çocuklarım da evde yatıyordu. Enes, gece Malatya'dan gelmişti. O gün Allah'ın kulu evimize gelmemiş. Neden bize inanmıyorsunuz? 22 yıldır evliyim. Bir gün evimizde sorun olmadı, o gün niye olacak ki? 'Salim ve Yüksel, Narin'i öldürdü.' dediler, Enes'i de suça ortak ettiler. 'Enes gözüne vurmuş, zarar vermiş, kızını öldürmüş.' dediler. Hepimiz Narin'i arıyorduk. 'Babasını neden aramadın?' dediler, babası kafayı yiyecekti, o yüzden aramadım. 'Salim yengesiyle yatmış.' diyorlar. (Salim Güran) Niye Nevzat'ı arıyor? Bütün Tavşantepe bizim, istediği yere götürürdü. 2-3 dakikada tavuk mudur bu? Narin benden gelinlik, topuz için toka ve bindallı istedi. 'Söz veriyorum, alacağım.' dedim. Bırakmadılar, kızıma sözümü yerine getireyim. Hayalimizi yıktılar."
"En azından mezarını göreyim"
Yüksel Güran, tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar'a dönerek, "Bunu niye bize yapıyorsun? (Narin'in cansız bedeni) Neden Salim'e seslenip gel beraber götürelim demiyorsun? Bu da yetmedi, namusumuz ortaya koyuldu. Kızımı vahşi şekilde kaybetmişim. Narin'e kıyabilir miyim? Nasıl bir anneye iftira atarsın? Benim için namus çok önemli, bize hakaret etmeyin. Namuslu bir aileyiz." diye konuştu.
Cezaevinde sürekli dua ettiğini, gözyaşı döktüğünü dile getiren Güran, başındaki tülbenti çıkarıp saçını göstererek, "Narin'in annesi katildir, saçı elinde kalmış." bile denildiğini ileri sürdü.
Yüksel Güran, savunmasını şöyle tamamladı:
"Rabb'im kim ailemin, kızımın sebebi olmuşsa onları buraya koy diyorum. Özellikle Gazal'ın (Nevzat Bahtiyar'ın eşi) ismini söylüyorum çünkü bana iftira atıyorlar. Rabb'im şahidimizdir, kefilimdir. (Nevzat Bahtiyar) Bu adam biliyordu, Narin'e ne kadar düşkün olduğumuzu. Ne hakkın var, bizi bu hale getirdin? Karısı her sabah evimize geliyor, 'Sanki kardeşimin evine geliyorum.' diyordu. Nasıl rahat yatıyorsun? Bir anneyi katil yerine koymuş. Bana ceza kessinler, eve gitsem zaten delireceğim. Evin içi Narin'in anılarıyla dolu. En azından mezarını göreyim. Suçlamaları kabul etmiyorum."
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık anne Yüksel Güran'ın avukatı Yılmaz Demiroğlu, dosya üzerinde delilsiz senaryolar üretildiğini, masumiyet karinesine riayet edilmediğini ileri sürdü.
Demiroğlu, "Annenin yargılamadaki yerini henüz bulamadık. Bu dava dosyasında mevcut delillerle anneyi hangi noktaya koyacağız? Anne, kızını mı boğdu ya da oğlu bu eylemi gerçekleştirdi de onu mu koruyor? Ya da Salim ve Nevzat'ı mı koruyor? Kayıp vakası olarak ilk ihbar aile fertlerinden Baran Güran'dan (ağabey) gitmemiş amca Salim Güran'dan gitmiştir. Salim Güran jandarmayı aradığında kayıp saatini 15.30 gibi söylemiştir." dedi.
"Nevzat, burada müvekkilimin iffetine dokundu. Salim ile müvekkilimin arasında bir ilişki olduğu senaryosu oluşturarak hareket etti" diyen Demiroğlu, Nevzat Bahtiyar'ın beyanlarının maddi gerçeklerle örtüşmediğini öne sürdü.
"Cinayeti, aile dışında birisinin yaptığını düşünüyoruz"
Demiroğlu, şu beyanlarda bulundu.
"(Nevzat Bahtiyar) Narin'i konuşma bahanesiyle çağırdı ve götürüp ahırda bir eylemde bulundu. Daha sonra aracının görüldüğü Eğertutmaz Deresi'ne götürerek hızlıca cesetten kurtulmaya çalışmıştır. Hiçbir aile bu kadar kısa süre içiresinde cinayeti işleyip, cenazeyi kaybetme durumuna düşmez. Cinayeti, aile dışında birisinin yaptığını düşünüyoruz. Nevzat'ın cezalandırılması gerektiğini düşünüyoruz. Müvekkilimin somut olaya nasıl bir katkısı var, düşünemiyoruz. Sadece kadınların bir kavgası söz konusu. Basit bir tartışma, sanki bu cinayetin aile içinde olduğu ve gizlendiği söyleniyor. Yayınlarda 'Enes cinayeti, işledi anne onu koruyor' denildi. Bütün delilleri değerlendirdiğimizde anne Yüksel ile ilgili hiçbir delilin olmadığı, soyut senaryo ile vicdana aykırı karar olduğunu görüyoruz. Narin'imizi 4 kişinin birlikte karar alarak, bu eyleme iştirak ettiği garabetine biz nasıl inanacağız? Suça iştirak söz konusu değil. Anne Yüksel Güran'ın atılı suçu işlemediği gözetilerek beraatine karar verilmesini talep ederim."
"Bu dosyada müvekkilim hakkında ortak hakimiyet kurulamaz"
Avukat Furkan Çakır da Yüksel Güran'ın masum olduğunu savunarak, okul kamerasında Narin'in son olarak görüldüğü noktalardan birinin de Nevzat Bahtiyar'ın evinin yakınları olduğunu ileri sürdü.
Çakır, savunmasında şunları kaydetti:
"(Nevzat Bahtiyar) İtirafçı olduğunuzda beyanlarınızı değiştiremezsiniz. Nevzat'ın hukuki değerlendirmesi bellidir. Soruşturmada ve yargılamada bir acele var. Mütalaada Yüksel Güran yönünden eylemin olduğu bile belli değil. Müşterek fail ve iştirakten bahsediliyor. Ama hiçbir eylem yok. Bu dosyada müvekkilim hakkında ortak hakimiyet kurulamaz. Müvekkilim 'katılan' olarak dosyada yer alması gerekirken sanık kısmında yer alıyor. Kesin kanıya varılmadan hüküm kurulamaz. Müvekkilimin sanık kısmında yer almasını gerektirecek delil yok. Müvekkilimin beraatine karar verilmesini talep ediyoruz."
"Yapılan iftiraların hepsi mesnetsizdir"
Avukat Doğuş Can Kurucu ise Yüksel Güran ve ailesinin hedef haline getirildiğini ileri sürerek, müvekkilinin evdeki halıları yıkadığı ve delilleri yok etmeye çalıştığı yönündeki iddiaların doğru olmadığının belirlendiğini öne sürdü.
"Sürekli iftiralarla kamuoyunda algı yaratmaya çalışıldı. Yapılan iftiraların hepsi mesnetsizdir" diyen Kurucu, Yüksel Güran'ın beraat kararıyla tahliye edilmesini talep ettiğini belirtti.
Olay
Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan Narin Güran'ın 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 23 şüpheliden aralarında anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar'ın da bulunduğu 12 kişi tutuklanmıştı.
Yüksel, Enes ve Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, 4 sanık hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince 23 Ekim'de kabul edilmişti.
Sanıkların yargılanmasına 7 Kasım'da başlanmış, 3 gün süren ilk duruşma, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilerek 26 Aralık'a ertelenmişti.
İlk duruşmanın ardından cumhuriyet savcısı, hazırladığı 14 sayfalık mütalaayı celse arasında mahkemeye sunmuştu. (aa)