HAMBURG

TGH'nın Yeni Yıl Resepsiyonunda, çeşitlilikle güçlenmenin önemi vurgulandı

TGH tarafından Yeni Yıl Resepsiyonu düzenlendi. Hamburg 2. Belediye Başkanı Katharina Fegebank’ın onur konuğu olduğu resepsiyonda farklı görüşteki parti ve STK temsilcilerinin katılımıyla renkli bir atmosfer oluştu. Resepsiyonda, tüm çeşitlilikle birlikte ırkçılığa karşı tavır almanın önemi vurgulandı.

Hamburg Manşet

Başkanlığını Murat Kaplan’ın sürdürdüğü, 25 derneğin çatı kuruluşu olan Hamburg Türk Toplumu tarafından (TGH) Yenil Yıl Resepsiyonu düzenlendi. TGH salonundaki resepsiyonun onur konuğu olan Hamburg 2. Belediye Başkanı Katharina Fegebank’ın yanı sıra, T.C. Hamburg Başkonsolosu E. Derya Kara, Eğitim Ataşesi Lütfi Dede, Hamburg parlamentosu Başkan Vekili Mareike Engels, Karan vakfından Lan Karan, Hamburg Mitte Belediye Başkanı Ralf Neubauer, Hamburg Kütüphaneler Müdiresi Frauke Untiedt, NDR Hamburg Direktörü Hendrik Lünenborg,  Schleswig Holstein Türk Toplumu (TGSH)   Başkanı Dr. Cebel Küçükkaraca, SPD Hamburg Başkanı Dr. Nils Gustav Weiland, CDU Hamburg Başkanı Dennis Thering, FDP Başkan Yrd. Sami Musa, Yeşiller Hamburg Meclis Grup Başkanı Jennifer Jasberg, Alevi Toplumu Hamburg-Mitte Başkanı Hülya Çağrı, Ditib Nord Başkanı Mehmet Gök, Kuzey Almanya İslam Toplumu (BIG) Başkan Yrd. Sacit Dizman, Yahudiler Hahamı Shlomo Bistritzky, SCHURA Başkanı Fatih Yıldız, Hindistanlılar Meclis Konseyi Başkanı Sunny Kapoor, Sinti & Roma Birliğinden Christian Rosenberg, STK temsilcileri, Alman ve Türk basın mensupları katıldı.

Claudia Unruh’un Almanca, Turgut Duman’ın Türkçe moderatörlüğündeki resepsiyon, açılış selamlaması ile başladı.

Mikrofona davet edilen Başkonsolos E. Derya Kara konuşmasında, Hamburg’da yapılan ırkçılığa karşı protestolara katılımın yüksek sayıda olmasının önemli olduğuna dikkat çekti. Kara, 1969 yılından beri kendisine Almanya’yı yurt edinmiş vatandaşların huzur içinde yaşaması için Alman makamları ile görüşmelerin devam edeceğini söyledi.

TGH Başkanı Murat Kaplan ise “Biz çeşitliyiz ve hep birlikte güçlüyüz” diye başladığı konuşmasında çeşitlilikle başta ırkçılık olmak üzere, her konuda birlik olmanın önemine değindi. Kaplan, 37 yıldır TGH’nın çalışmalar içinde olduğunu, bu dönem içinde çifte vatandaşlık, Türkiye’de meydana gelen büyük depremde etkilenenler için yapılan bağış kampanyası ve Türkan Saylan evi gibi konularda yapılan çalışmaları anlattı.

Sadece Türk toplumunun değil bütün Hamburgluların çok kültürlülüğe ihtiyacı olduğunu belirten Kaplan, dünyada yaşanan savaşlarda masum insanların öldüğüne dikkat çekti. Savaş bölgelerine silahların gönderilmesini politikacıların karar vereceğini, ancak silahların barış getirmeyeceğini vurgulayan Kaplan, “Biz Atatürk’ün dediği gibi; Yurtta Sulh, Cihanda Sulh istiyoruz” şeklinde konuştu.

Kaplan, tüm çeşitlilikle birlikte resepsiyonda bir arada olunduğunun görüldüğü, yuvarlak masanın daha da büyütülmesinin önemli olduğunu söyledi.

Hamburg 2. Belediye Başkanı Katharina Fegebank da davet edilmesinden dolayı teşekkür ederek başladığı konuşmasında, birkaç seneden beri TGH ile farklı konularda görüş alışverişi yapıldığını ve TGH'ya eşlik ettiklerini söyledi.

2004 yılında Hamburg’a geldiğini ve o zamanlar çifte vatandaşlık konusunun yer aldığını hatırlatan Fegebank, çifte vatandaşlık konusunun uzun sürdüğünü ve sonunda politikacıların çoğunluğunun onay vermesinden sonra şimdi nihayet gerçekleştiğin belirtti. Dünya genelinde yaşanan savaşlar ve kriz haberlerinin yanında, çifte vatandaşlığın kabulünün de on binlerce kişi için iyi bir haber olduğunu ifade eden Fegebank, çifte vatandaşlıkla ilgili yıllarca çalışmalarda bulunanlara teşekkür etti.

Murat Kaplan’ın farklı konular ile ilgili Katharina Fegebank’ın görüşlerini aldığı ikili konuşmada, Fegebank, aşırı sağa karşı yapılan protestoların yapıldığını ve en azından herkesin uyanması gerektiğini belirtirken, “Şimdi daha çok şeyler yapmamız lazım” dedi.

Çifte vatandaşlıkta kurumlarda yoğunluktan dolayı zorluk yaşanacağının yanı sıra bazı kurumlarda insanlara iyi davranılmadığını hatırlatan Kaplan’a cevap veren Fegebank, “Kurumlarda kötü muamele yapıldığında hiç çekinmeden bize bildirin, biz bunların takipçisiyiz. Biz bilmezsek hiçbir şey yapamayız” dedi.

Anlamlı konuşmaların yanı sıra, leziz atıştırmalıklar ve içeceklerin sunumu ile yapılan sohbetler ise resepsiyona ayrı bir içtenlik kattı.

Haber/Foto: Naciye ASLAN