Almanya’da dün gerçekleştirilen erken genel seçimlerin galibi Hristiyan Birlik Partileri CDU/CSU’nun başbakan adayı Friedrich Merz düzenlediği basın toplantısında, Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile koalisyon istediklerini belirterek, "Dış ve güvenlik politikası, göç sorunları ve ekonomik durum SPD ile konuşacağımız en önemli 3 başlık" dedi.
Almanya’da pazar günü yapılan kritik seçimin sonuçlanmasının ardından siyaset hareketlendi. Yeni haftanın ilk gününde siyasi partiler seçim sonuçlarını hem yetkili organlarında hem de kamuoyu önünde değerlendirmeye devam etti. Sandıktan birinci çıkan Hristiyan Birlik Partileri CDU/CSU’nun Başbakan Adayı Friedrich Merz seçimlere ilişkin Hristiyan Demokrat Parti (CDU) Genel Sekreteri Carsten Linnemann ile basın toplantısı düzenledi. Konuşmasında Sosyal Demokrat Parti’yi (SPD) kast ederek, "Siyah-kırmızı bir koalisyon istiyoruz ve önümüzdeki birkaç gün içinde görüşmeler yapacağız. Dış ve güvenlik politikası, göç sorunları ve ekonomik durum SPD ile konuşacağımız en önemli 3 başlık" dedi. Merz, seçim yasasında değişiklik istediklerini belirtti.
"Tüm Almanların başbakanı olmak istiyorum"
En kısa zamanda etkili bir hükümet kurmak istediğini, bunun SPD ile başarılabileceğine vurgu yapan Merz, "Tüm Almanların başbakanı olmak istiyorum" diye konuştu. Merz, Paskalya’ya kadar hükümet kurma hedefini yineledi.
ABD’nin Avrupa’ya olan ilgisinin yeniden başkan seçilen Donald Trump döneminde azaldığını düşündüğünü, ancak transatlantik ilişkilerinin sürdürülmesini umduğunu belirten Merz, bunun için Avrupa’da mutabakata varılması gerektiğine işaret etti. Merz, bu çerçevede dün Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile telefonda görüştüğünü açıkladı.
"Biz Avrupalılar hızlı hareket edebilmeli ve tek ses olabilmeliyiz”
Dış politika konusuna değinen Merz, “Biz Avrupalılar hızlı hareket edebilmeli ve tek ses olabilmeliyiz” diye konuştu. Merz, Washington’dan gelen açıklamalardan endişe duyduğunu belirten Merz, Trump yönetiminin gümrük vergisi planlarını eleştirdi.
Haziran ayında Lahey’de yapılacak NATO zirvesinde, transatlantik ilişkilerin bundan sonraki gelişiminin nasıl olacağının netleştirilmesi gerektiğini vurgulayan Merz, ABD yönetiminin Ukrayna’yı ve Avrupa’yı dikkate almadan kararlar alma adımlarına yönelik, “Avrupa ile ABD sadece askeri değil, siyasi bir ittifak içindeler. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü konusunda ortak bir anlayışa sahibiz” dedi. Merz, ABD ile birlikte bu anlayışı daha da geliştirebilmeyi umduğunu söyledi.
Merz, hakkında tutuklama emri olan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile dün telefonda görüştüğünü belirterek, tutuklanmadan Almanya’yı ziyaretinin yolunu bulma sözü verdiğini de aktardı.
Almanya’ya yasa dışı girişlerin engellenmesine dönük mesaj veren Merz, ayrıca eski Başbakan ve parti lideri Angela Merkel’in henüz kendisini tebrik için aramadığını, ancak çok sayıda mesaj arasında onun mesajını kaçırmış olabileceğini söyledi.
"Görevi bırakacağım son güne kadar başbakan olarak iyi işler yapmak istiyorum"
Partisi SPD’nin seçim yenilgisinin ardından kameraların karşısına geçen mevcut Başbakan Olaf Scholz başkent Berlin’de yaptığı açıklamada, son güne kadar hükümet başkanlığı görevini "hak ettiği şekilde" tamamlamak istediğini belirtti. Bunun kendisi için çok önemli olduğunu söyleyen Scholz, "Almanya Federal Cumhuriyeti’nin dokuzuncu başbakanı ve Federal Cumhuriyet tarihinde bu önemli görevi üstlenen 4. Sosyal Demokrat Partili olmaktan büyük onur duyuyorum" ifadelerini kullandı.
Seçim sonuçlarının SPD adına kötü olduğunu vurgulayan Scholz, kötü sonuçtan kendisinin sorumlu olduğunu tekrarladı. Scholz, "Görevi bırakacağım son güne kadar başbakan olarak iyi işler yapmak istiyorum. Geriye dönüp yaptığım çalışmalara şükranla bakıyorum" dedi.
"Almanya’da seçmenler, siyasi değişime oy verdi"
Yeşiller Partisinin başbakan adayı Robert Habeck, Federal Basın Merkezinde seçim sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, "Yeşiller Partisinin yönetim kademesinde artık öncü bir rol talep etmeyeceğim ve çabalamayacağım" diye konuştu.
Almanya için Alternatif (AfD) Partisi Eş Başkanı Alice Weidel de seçim sonuçlarına ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile koalisyon yapma isteğini tekrarlayarak, "Almanya’da seçmenler, siyasi değişime oy verdi. AfD ve CDU olarak mecliste güçlü çoğunluğa sahibiz" şeklinde konuştu. Weidel, ana hedeflerinin bir sonraki seçimde CDU’yu geçerek birinci parti haline gelmek olduğunu da belirtti.
Federal Meclis’e girmeyi ufak bir farkla kaçıran Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW), sonuçlara itiraz etmeyi değerlendirdiklerini bildirdi. BSW Eş Başkanı Sahra Wagenknecht, 13 bin 400 eksik oyla meclise giremediklerine vurgu yaptı. Oy kullanamayan seçmenler bulunduğuna işaret etti.