Hamburg Manşet

HTKKD ile TGH, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle program düzenledi. TGH salonunda düzenlenen programa genelde kadınlar katılırken, bazı katılımcılar gün ile ilgili düşüncelerini ve yaşadıklarını içeren konuşma yaptılar.

HTKKD Başkanı Derya Tüncel’in selamlama konuşmasıyla başlayan programda Tüncel, günün anlam, önemi ve tarihçesi hakkında açıklamalarda bulundu.

“Kadın cinayetleri hala yaşanıyor”

Tüncel, 8 Mart 1957 yılı olayları sonucunda kadınların öldüğünü, bugünün aslında bir matem günü olduğunu söyledi. Tüncel, “Kadın cinayetleri hala yaşanıyor. Birçok alanda eşitsizlik varken kutlama değil, gelecek nesillerin de farkındalığı için anma yapıyoruz” dedi.

Sivil Toplum Kuruluşlarında kadın kotası değil, kadınların fikirleri olduğu için yönetime girdiklerini hatırlatan Tüncel, “Biz kadın kotası için yönetime katılmıyoruz, bir fikrimiz olduğu için katılıyoruz. Kadın demek gelecek demektir” diye konuştu.

Aile ve Sosyal Hizmetler Görevlisi Sümeyye Betül Lambrecht de 1957 yılında yaşanan olaydan dolayı bugünün bir matem günü olduğunu belirtirken, “Bir gün matem etmediğimiz Dünya Kadınlar Günü’nü kutlamak istiyoruz” diye konuştu.

“Kadın ne kadar güçlü olursa, o kadar az yara alır”

Derya Tüncel ile birlikte TGH Yönetim Kurulundan Avukat Sinem Zeynep Eryılmaz ve Şenay Gemici de günün anlam ve önemi hakkında görüşlerini bildirdi. Avukat Eryılmaz, “Kadın ne kadar güçlü olursa, o kadar az yara alır” dedi.

Şenay Gemici ise, yaşanan eşitsizlik sebebiyle kadının yükünün çok fazla olduğunu belirtirken, kadının her yerde aktif olması gerektiğini söyledi.

TGH Başkan Yardımcısı Önder Zeybek, Kadınlar Günü vesilesiyle Derya Tüncel, Sinem Zeynep Eryılmaz ve Şenay Aydın’a birer hediye takdim etti.

“Zihniyet değişikliği olduğunda eşitliği yaşayabiliriz”

HTKKD Onursal Başkanı Birsen Çelik, “Aynı haklara sahip olmadığımızdan sürekli konuşmamız lazım. Kadın olmak baştan bir mücadeledir. Zihniyet değişikliği olduğunda eşitliği yaşayabiliriz” şeklinde konuştu. Çelik, hem siyasi hem de sosyal alanda mücadelenin devam edeceğini belirtti.

1 Gün kutlamayla değişimin sağlanmadığını, Dünya Kadınlar Günü’nün 365 gün kutlanması gerektiğine işaret eden TGH Başkanı Murat Kaplan, “Toplumda sıkıntılar var, bunun mücadelesini hep birlikte yapacağız” mesajı verdi.

Herkesin düşüncelerini açıklaması için mikrofon uzatılan kadınlar; kadın olup mücadele edilmesi, erkek egemenliği, cinsiyet eşitsizliği gibi konular hakkında konuştu.

Programda, kadının mücadelesi ve güçlü olmasını içeren “Ben Varım” belgeseli izlendi.

Dünya Kadınlar Günü’nün tarihçesi

Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır.

8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000'i aşkın kişi katıldı.

26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

Haber/Foto: Naciye ASLAN