Hamburg Manşet

Vildane Uludağ, işletmecisi olduğu Uludağ Cenaze ile ilgili açıklamalarda bulundu. Babasının 1972 senesinden beri hasta bakıcılığı yaptığını anlatan Uludağ, Wandsbek hastanesindeki bir profesörün sayesinde, babasının hastanenin morg sorumlusu pozisyonuna geçerek bu sektörde olan problemleri gördüğünü söyledi. Hastanede ölüleri gören ve cenaze firmaları ile tanışan Baba, hastanede ölen Türklerin zorluklar yaşadığını görünce; “Gel Vildane, sen bürokrasiyi ben de pratiği yapayım” demesiyle Uludağ Cenaze’nin temellerinin atıldığını ifade etti.

Hamburg'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, “Her Canlı iyi yaşamaya layıktır” konulu mektup Hamburg'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, “Her Canlı iyi yaşamaya layıktır” konulu mektup

“Cenazelerden korkan biriydim” diye konuşan Vildane Uludağ, Hamburg’da cenaze şirketinde bürokrasi işlerini öğrenmek için Alman Cenaze şirketlerinde staj yaptığını belirtti. 1994 yılında Ticaret Odası’ndan müsaade alındığını, 1995’te işletmenin kurulduğunu açıklayan Uludağ, “Kar topu gibi yuvarlandım, şimdi büyüdüm bugünlere geldim. İşimi; bilgilerimle, kalbimle severek, tatlı dille ve streslere dayanarak yaptım” dedi.

Uludağ Cenaze’nin bir aile şirketi olduğunu, kendisi ve oğlu Cankaya Tüten’le birlikte yürüttüklerini hatırlatan V. Uludağ, oğlunun aynı zamanda mezar taşları yaptığını söyledi.

Cenaze şirketi çerçevesinde yüzde 90 oranında uluslararası Müslümanlara yönelik hizmet verdiklerini hatırlatan İşletmeci, “Teşkilatı Müslümanlara göre ayarladık. Bazen, tanıdık çevreden Müslüman olmayan kişilerin de cenaze işlemlerini yapıyoruz” diye konuştu.

Almanya’da definlerin giderek çoğaldığını söyleyen Uludağ, buna karşın cenazelerin ülkelere naklinin azaldığını ifade etti. Cenaze işlemlerinde ailelerin evrak eksiklikleriyle birlikte Alman Nüfus Dairesi ve Sağlık Dairesi’nin koronadan sonra açılış saatlerinin düşürülmesinden dolayı zorluklar yaşadıklarını vurgulayan Uludağ, en son konsolosluğa gidildiğini ve orada işlemin uzun sürmediğini belirtti.

Haber/Foto: Naciye ASLAN

Editör: TE Bilisim